“İnci YILMAZ ŞİMŞEK’in Etkileyici Hikayeleri, “Bir Kutu Geçmiş” Kitabında! Toplumsal Konuları ve İnsan Deneyimlerini İşleyen Yazarın Kitabı Raflardaki Yerini Alıyor!”
Eğitimci ve yazar İnci YILMAZ ŞİMŞEK’in ödüllü hikayeleri artık “Bir Kutu Geçmiş” adlı kitapta okuyucularla buluşuyor. Bu kitap, İnci YILMAZ ŞİMŞEK’in ustalıkla kaleme aldığı yirmi hikayeyi içeriyor. Hikayeler, doğumdan yaşamın sonuna kadar insan deneyimlerini ele alıyor ve okuyucuları bazen tebessüm ettirirken bazen de duygusal anlar yaşatıyor.
Uzun bir bekleyişin ardından İnci YILMAZ ŞİMŞEK’in hikaye kitabı sonunda yayınlandı! Bu kitap, yazarın insan ilişkilerinden sokak hayvanlarına kadar geniş bir yelpazede farklı konuları işliyor. Ayrıca, çocuk istismarı ve kadına yönelik şiddet gibi önemli toplumsal konulara da ışık tutuyor.
Kitap, Mythos Yayıncılık tarafından basıldı ve Yol Akademi Yayınları’nın düzenlediği 2023 Öykü Dosyası Yarışması’nda kazanarak basım desteği aldı. İnci YILMAZ ŞİMŞEK’in benzersiz üslubuyla kaleme aldığı bu hikayeler, okuyuculara derin bir okuma deneyimi sunuyor.
“Bir Kutu Geçmiş” adlı bu hikaye kitabı, ortaokul çağından itibaren herkesin ilgisini çekecek türden hikayeler içeriyor. Kitap, Yol Akademi Yayınları tarafından düzenlenen 2023 Öykü Dosyası Yarışması’nı kazanan hikayelerin basım masraflarını karşılayarak Mythos etiketiyle raflardaki yerini aldı. Kitapta, “Anılmaya Değer Öyküler Ödülü” kazanan ‘Bir Kutu Geçmiş’ adlı hikayenin yanı sıra ‘Acilde İlk Günüm’ adlı hikaye de yer alıyor.
Ayrıca, İnci Yılmaz Şimşek’in “Bir Kedi ve Bir Adam” adlı öyküsü Kaygusuz Abdal 12. Öykü ve Şiir Yarışması’nda Alanya Kale Ödülü’ne layık görüldü. Bu hikaye de kitapta yer alıyor. Yazar, eserlerinin hızla tükenmesine vesile olan okuyucularına ve edebiyata katkılarından dolayı Yol Akademi Yayınları’na teşekkürlerini iletti.
BİR KUTU GEÇMİŞ KİTABININ ARKA KAPAK YAZISI
“Yalnızlığa tek yönlü bir bilet daha kesin, ben geliyorum.” diye yazmış İnci Yılmaz Şimşek. Bu cümle bile insanın yalnızlığını anlatmaya yeter de artar bile. İnsan yalnızdır! Acısını, hastalığını, üzüntüsünü ve karşılıksız sevdasının hüznünü tek başına yaşar. Herkes kendi yalnızlığını ve gözyaşlarını yüreğinin en derinlerinde gizler. Söylemek istediği hüzünlerini söyleyemediği gibi, ne kadar çok sevdiğini de söyleyemez. Yazar, tüm bunları hissetmekle kalmıyor, bilgilerini öyküleştirme ustalığında okuruna anlattığı olayları sanki sahnede izletiyor gibi güçlü algılar yaratıyor. Farklı kelimelerin ve söylenecek sözlerin var olduğunu gösteriyor. Anlatımı ise muhteşem; karanlıkta yeri belli olmayan yıldızların yerlerini gösterir gibi, içimizde saklı kalan duyguların gün yüzüne çıkmasını sağlıyor. Ve bir gerçeği daha hatırlatıyor; hepimiz, bir başkasının yüreğinde saklı kalan sözleri anlayabilecek ya da içimizdekileri olduğu gibi söyleyebilecek kadar güçlü olmadığımızı anımsatıyor. Yazarın öykülerinde bir kez daha anlıyoruz ki, insanın kalbi en korunaksın, en kırılgan olmakla birlikte acılara dayanışıyla en güçlü olanı…
‘Bir kutu geçmiş’ öyküsünde, “Belki de kendi çocuğu da olsa bu denli bağlanmamalıydı kendisini yok sayanlara…” diyen duygu dolu, insanın içine dokunan bu eseri okuyup kendi yaşadıklarınızı karşılaştırın. Belki siz de aynı duyguları hissettiğiniz, sizin söylemek istediklerinizi yazarın söylediği çok şey olmuştur. Yüreğinize dokunan, acıtan ve gülümseten kelimelerin altını çizin, sonra kitabı en sevdiğinize hediye edin. Sonra yazara da bir mektup yazın, bir imza gününe katılıp kendisiyle tanışın, kucaklaşın. Emin olabilirsiniz, o sarılmada sanki kırk yıllık bir dostunuza sarılıyormuş gibi hissedeceksiniz. Çünkü yazar İnci Yılmaz Şimşek’in bu sıcaklığı verebilecek, sevgi dolu, muhteşem bir insan olduğunu göreceksiniz. Bu dostluktan kendinizi mahrum bırakmayın. Siz de bir kutu geçmişinizi sorgulayın ve değişin, çünkü hayat her gün takvimden koparılan bir yaprak misali bitiyor.