İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu,cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasında yaptığı değişim açıklamalarının ardından dün kameraların karşısına geçti ve yerel seçimlerde yeniden İBB Başkan adayı olacağının sinyalini verdi. İmamoğlu, “Sözümü tutmaya devam edeceğim, İstanbul ittifakını kurmaya geliyorum” diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından Cumhuriyet Halk Partisi’ndeki (CHP) ‘değişim’ çağrısını başlatan isim olan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, ‘İBB adaylığı’ tartışmalarına son noktayı koydu.
İBB ADAYLIĞININ SİNYALİNİ VERDİ: ‘YOLA ÇIKIYORUM’
Saat 12.00’de Haliç Kongre Merkezi’nde kameraların karşısına geçen İmamoğlu, yeniden İBB Başkan adayı olacağının sinyalini verdi ve yol haritasını açıkladı.
İmamoğlu, “Ben Büyükşehir Belediye başkanı olduğumda tüm halkımıza bu mukaddes şehrin en başarılı belediye başkanı olacağıma söz verdim. Bu sözü tutmaya devam edeceğim” dedi.
“İSTANBUL İTTİFAKINI KURMAYA GELİYORUM”
Ekrem İmamoğlu şu ifadeleri kullandı:
“Yoksulluğu söküp atan refah içinde bir şehir oluşturmak için yola çıkıyorum; katılımı ve ortaklaşan aklı merkeze almak için, dünyanın tüm teknolojik yeniliklerine ve gelişimine ev sahibi olmak için yola çıkıyorum.
Bu anlayışla 2019’da olduğu gibi, Cumhuriyet Halk Partili yol arkadaşlarımla, farklı partilere gönül veren İstanbullularla, kentine sahip çıkan, oyuna sahip çıkan İstanbul Gönüllüleriyle tekrar İstanbul ittifakını kurmaya geliyorum.”
“ADAYIM DEMEDİM YOLA ÇIKIYORUM DEDİM”
İmamoğlu, ‘Adaylığınızı ilan ettiniz diyebilir miyiz?’ sorusuna karşılık “Adayım demedim yola çıkıyorum dedim. Yola çıktığımı ifade ediyorum ama ‘adayım’ demek siyasi olarak doğru değil. Bunun usulleri vardır. Uzlaşma benim kültürümde olan bir şey. Ama yanlışla uzlaşmam doğru ile uzlaşırım” yanıtını verdi.
İmamoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
Seçim sonrasında sadece temmuz ayında 30 yılın en yüksek aylık enflasyonunu yaşattılar. Net ifade etmemiz gerekir ki iktidar enflasyon canavarıyla mücadele edemiyor. Bu enflasyon canavarını da iktidar yarattı. Seçim sonrası iktidar motorine yüzde 105 zam yaptı.
“İSTANBUL’U KAZANAN TÜRKİYE’Yİ KAZANIR, BU SÖZÜ ÖNEMSİYORUM”
Şunu açıkça ifade etmeliyimki mayıs seçimlerinden sonra iktidarın muhalefeti topyekun tasfiye çalışmalarına en güçlü karşı duruş başta İBB olmak üzere ülkemizin metropollerinde gerçekleşecek. 31 Mart 2024 mahalli seçimlerinde tüm vatandaşlarımızı demokrasimizi yeniden yeşertmek için şehirlerimize sahip çıkmak için beraber yol yürümeye davet ediyorum.
İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanır. Ben bu sözü çok önemsiyorum. Yerel seçimlerde İstanbul’u kazanmak büyük siyasi başarıdır. İstanbul’u kazanan belediye başkanı dünyanın en önemli şehrine hizmet etme onuruna ulaşır. O kişi milletin takdirini kazanırsa bu başarı onu ulusal ve uluslararası siyasette önemli yere ulaştırır. Ben İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanır sözünü seçim galibiyeti olarak algılamıyorum sadece.
Türkiyemizde gerçek toplumsal barış ancak Cumhuriyetimizin asli amacını yani yurttaşların hiçbir ayrım gözetmeksizin ülkelerinin şehirlerinin, sularının dağlarının tarihi mirasının eşit hissedarı olduğu zaman gerçekleşecek. İstanbul’un sorunlarını çözmek Türkiye’nin sorunlarını çözmektir. Kuşkusuz İstanbul uzun süre ihmal edilmiş, devasa sorunlarla iç içe bir şehirdir. Şehrimizde tahammülü imkansız hale gelen bir nüfus yoğunlaşması vardır. Özellikle iktidarın teşvik ettiği sığınmacı ve mülteci akını, güvenlikten konut krizine kadar kentimizi boğmaktadır. Resmen insanlarımız bundan en derin haliyle yüksek bir şikayet içindedir.
‘LİDERLİK’ VURGUSU
Vatandaşın hayat kalitesi için yerelden neşet eden kapsayıcı, adil ve paylaşımcı bir kalkınma; insanlarımızın hayat güvenliğinin sağlanması için çevre krizi ve depreme karşı ödünsüz ve etkin önlemler; gelecek nesiller için gerçek bir refah toplumu ve yaratıcı-girişimci bir teknoloji hamlesi siyasal vizyonumuzun ana kolonlarıdır. Bu hedefler doğrultusunda güçlü ama demokratik, aktif ama denetlenen, cesur ama şeffaf bir liderlik anlayışının altını çiziyorum.
Zira biliyorum ki, cesur demokrasi; cesur bir toplum ve cesur liderlerle mümkün olabilir. Ben hayatımın hiçbir döneminde siyaseti sadece siyasal partilerden ibaret görmedim. Siyasi partiler demokratik hayatın vazgeçilmez ve önemli organlarıdır. Ama gücünü yerelden alan bir yönetici olarak siyaseti hep toplumla omuz omuza yapılan dönüştürücü bir eylem olarak anladım. O nedenle geçmişte olduğu gibi bundan sonraki yolculukta da benim yol arkadaşlarım gençler ve kadınlardır. Emekçiler ve güvencesizlerdir. Emekliler ve yaşlılardır. Engelliler ve keşfedilmeyi bekleyen girişimci ve yaratıcı zihinlerdir.
“KOLTUĞA DEĞİL, MİSYONA ADAY OLDUM”
Hayatım boyunca bir koltuğa değil sürekli olarak bir misyona aday oldum. Bugün bu misyon Türkiye’nin yeni yönetim anlayışına kavuşmasıdır. Hukuk üstünlüğünün ve güçlü devletin yeniden tesisi öncelikli hedefimdir.
İBB’yi hep birlikte korumalıyız. İBB’yi bu iktidarın eline geçmesinin maliyetini farketmeliyiz. İBB’yi gayri hukuki yoldan elde etmek için denediler ve denemeye devam edecekler. Ama hep birlikte engelledik başaramadılar. İstanbul’u hep birlikte kazanmak için bir araya devam etmeliyiz. Aramızdaki tartışmaları bırakıp bu sürece odaklanmalıyız. Partiler ötesi İstanbul ittifakını kurmak için elimden geleni yapacağım. Muhalefet partilerinin bu şuurla hareket edeceğine yürekten inanıyorum.
“SÖZÜMÜ TUTMAYA DEVAM EDECEĞİM”
İstanbul dünyanın merkezlerinden biridir. Üç İmparatorluğun başkentliğini yapmış, mukaddes bir şehirdir. Ecdadımız bize büyük bir kültürel ve doğal miras bırakmıştır. İstanbul’a hizmet dünyaya hizmettir. İstanbul’a ihanet E-Dİ-LE-MEZ! Çünkü bu sadece Türkiye’ye değil, insanlığa ihanet olur. Ben Büyükşehir Belediye başkanı olduğumda tüm halkımıza bu mukaddes şehrin en başarılı belediye başkanı olacağıma söz verdim. Bu sözü tutmaya devam edeceğim.
Sözlerime son verirken şunu ifade etmek istiyorum: Şehrimizin yağmalanmasına, adaletsizlik ve çevre katliamına karşı İstanbul’u bir kez daha savunmak için yola çıkıyorum. Dört sene boyunca olduğu gibi, 16 milyona eşit hizmet götürmek için yola çıkıyorum.
Yoksulluğu söküp atan refah içinde bir şehir oluşturmak için yola çıkıyorum; Katılımı ve ortaklaşan aklı merkeze almak için , dünyanın tüm teknolojik yeniliklerine ve gelişimine evsahibi olmak için yola çıkıyorum
Bu anlayışla 2019’da olduğu gibi CHP’li yol arkadaşlarımla farklı partilere gönül veren İstanbullulara kentine sahip çıkan, oyuna sahip çıkan İstanbul gönüllüleri ile tekrar istanbul ittifakını kurmaya geliyorum dedi