Birilerinin dediği gibi, seçim sonuçlarını geçmişte “AKP’ye oy verdim. Tekrar vermeyeceğim” diyenler değil, 2023 seçimlerinin sonucu ve ülkenin kaderini,
Araştırmacı,
Güçlü,
Sorgulayan,
Girişimci,
Dünyayı takip eden,
Hakkını yedirmeyen,
Yaratıcı,
Korkusuz,
Düşündüğünü çekinmeden dile getiren,
Teknoloji kurtları,
Dijital yerliler…
1997-2004 arasındaki, Z kuşağı…
Yani Y kuşağından sonra ve Alfa kuşağından önce gelenler. Neredeyse tüm üyeleri X kuşağının evlatları olan, Z kuşağı belirleyecektir.
Siyasiler partiler, Z kuşağını yanlarına alabilmek için girişimler yapmaya şimdiden başladılar.
Bunların başında da genç popçuları sahneye çıkartıyorlar. Yanlarında olduklarını hissettirmeye çalışıyorlar.
Peki, konserler gençleri yanlarına çekmek için yeterli mi?
Sanmam…
Çünkü yıllardır, siyasiler, gençleri yok saydılar.
Gençlik kolları adı altında, geri hizmette çalıştırdılar. Fikirlerini dikkate almadılar.
Partilerinin lojiktik kolu gibi faydalandılar. Vaatler verdiler. Seçimlerden sonra tanımadılar.
Siyasetin keyifli olduğunu göstermediler. Soğuttular. Günün sonunda geçmişte birçoğu ideolojilerinden dahi vaz geçtiler. Geçim derdine düştüler.
Şimdi…
Onlar, yiyor, içiyor, seyahat ediyor, müzik dinliyor, sonra da bildikleri yolda devam ediyorlar.
Geçmişten ders alan, akıllı insanlar.
Artık kendilerini kullandırmıyor, faydalanıyorlar.
Biliyorlar ki azımsanmayacak sayıdalar. Örgütleniyorlar.
Yaklaşık yüzde 16 gibi bir sayıya sahipler.
Şu gerçek unutulmamalı, Z kuşağını ve 40 yaş altını yanına alamayan seçimi de alamayacaktır.
Bakın son örneği Maltepe mitingi 600 bin kişi katıldı. Ve gençler çok azınlıkta idi…
Eğer orada gençler olsa idi.
Hem görüntü hem de coşku çok farklı olacağı gibi mitingi düzenleyenlere çok daha farklı güç verecekti.
Birileri nasıl hesap yapıyor bilemem ancak, yanlış hesap yaptıklarını aşikar…
Amannn ne olacak diyenlere şu söyleyeyim yüzde 16 küçümsenmeyecek kadar belirleyici kitledir.
Ekrem İmamoğlu’nun durumun farkında olduğunu gözlemledim.
İmamoğlu gençlerle iyi anlaşıyor. Jenerasyon olarak onlara yakın. Z kuşağını anlayabiliyor. En önemlisi dinliyor. Fikirlerine saygı duyuyor.
Yeterli mi? Değil…
Gençler hır gür istemiyor.
Yönetenlerle, siyasi parti liderleriyle, bakanlarla, bürokratlarla, atanmışlarla diyaloga girmesini itici buluyor.
Geçmişte ve mevcut liderler gibi davranmasını değil, gelecek kaygısı yaşayan gençler için enerjisini harcamasını istiyor.
Ne demişti o gece “Gençliğimiz var.”
Z kuşağı da “O biziz.”
“Sen bize sahip çık.”
“Yönünü bize çevir”
“Gençliğimiz var.” Diyor.
Sayın Ekrem İmamoğlu, dinleyen, sorgulayan, sorun istemeyen, çözüme odaklı siyasi, o halde bu çağrıları duymalı, kimseyi değil ondan çözüm bekleyenlere kulak vermeli.
Z kuşağını daha çok dinlemeli, anlamalı…
Gittiği yerlere, yanında seçilmiş, popülist değil, gözlemleyen, fikirlerini açıkça söyleyen, kendisine yanlışını beyan edecek Z kuşağı fertlerini bulundurmalı.
Aksi halde geçmişteki ve mevcut siyasilerinden hiçbir farkı olmayacaktır. Ve unutmasın ki, İBB seçimi kazandıran unsurlardan biri olan sloganı, milyarlarca ödeme yaptığı onlarca kişinin çalıştığı ajans değil, Z kuşağından “Ekrem abi” diye bağrına basan yurttaştı.
Demem o ki, Z kuşağını yanına alan her platformda kazanır…