Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı açıklamada Seçim kanundaki değişikleri anlatırken bu düzenlemenin en çok CHP Milletvekillerini rahatlatacağını söyledi
Cumhurbaşşkanının açıklaması şöyle : Cumhur İttifakı olarak uzunca bir süredir hazırlıklarını yürüttükleri Seçim Kanunu’ndaki değişikliklere ilişkin çalışmayı, geçtiğimiz günlerde Meclis’in takdirine sunduklarını hatırlattı. Seçim barajının yüzde 7’ye düşürülmesinden ittifakların milletvekili çıkarma hesabının yeniden yapılmasına, seçmen kütüklerinin tanziminden yeni yönetim sistemiyle ilgili uyum hükümlerine kadar pek çok düzenlemeyi içeren bu teklifin Türkiye’ye hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu: “Bu teklifle ilgili detaylı açıklamaları arkadaşlarımız zaten kamuoyuyla paylaştılar. Burada sadece bir hususun altını çizmek istiyorum. Seçim Kanunu’nda yapılacak bu düzenlemeler, en çok CHP milletvekillerini rahatlatacaktır diye düşünüyorum çünkü biliyorsunuz bu partinin milletvekilleri seçimler öncesi gruplar hâlinde, gözleri yaşlı, boyunları bükük, bu şekilde başka partilere altın tepside ikram ediliyordu. Bu düzenleme de en çok CHP milletvekillerinin işine yarayacaktır. Çünkü CHP ittifakını geniş tabanlı göstermek için kendi mensuplarının seçilmesi gereken yerlerin bir kısmını diğer partilerin adaylarına peşkeş çekiyordu. Meclis’e verilen teklifle bu garabetin de önüne geçilmekte, CHP’lilerin kendi listelerine sahip çıkabilmelerine imkân sağlanmaktadır. Sorsanız AK Parti’yi demokrat olmamakla, sadece kendi çıkarını düşünmekle suçlayacaklarını ama gördüğünüz gibi biz seçim kanunundaki değişikliği çalışırken bile CHP’li milletvekillerinin yaşadığı sıkıntıları da dikkate aldık, düşüncelerini, onların da endişelerini giderecek şekilde yaptık.”
Bunun için Komisyon ve Genel Kurul görüşmelerinde CHP’li milletvekillerinin sunulan teklifi, “alenen yapamasalar bile kalben destekleyeceklerine” inandığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aslında siyasette elini en çok rahatlattığımız kişi de CHP’nin başında. Bunca yıldır hiçbir iş yapmadan, hiçbir seçim kazanamadan durmayı başarabilen Kılıçdaroğlu’dur. Öyle Ahlatlıbel’de yuvarlak masanın etrafında toplanmayla siyaset olmuyor” açıklamasını yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun önce AK Parti’nin yaptıklarına ve yapmakta olduklarına bakıp sonra kürsüde bunların bir kısmını iftiraya varan yalan yanlış bilgilerle eleştirdiğini, bir kısmını da sanki kendi akıl etmiş ve kendi söylemiş gibi anlattığını ifade ederek şöyle konuştu: “Bir gün bakıyorsunuz, terörle mücadele için yaptığımız sınır ötesi harekâtlarına… Herhalde PKK’ya göbekten bağlı olduklarını gücendirmemek için zırva bahanelerle karşı çıkıyor. Sonra bir başka gün bu harekâtları kendisinin önerdiğini söylüyor. Bir gün bakıyorsunuz, ülkemizin dünyadaki en önemli markalarından biri hâline gelen insansız hava araçları başta olmak üzere savunma sanayisi ürünlerimizi yerden yere vuruyor. Sonra bir başka gün bu projelerin kendisine ait olduğunu ifade ediyor. Hatta hatta o fabrikayı benden önce gidip gezmiş, görmüş. Böyle yalan olur mu? Böyle pespayelik olur mu? Anlamak mümkün değil. Bir gün bakıyorsunuz, Türkiye’nin onurlu dış politika duruşlarına en ağır, en galiz ifadelerle saldırıyor, sonra bir başka gün kendinden gayet emin şekilde bu duruşun patentine talip oluyor. Patent bize ait. Bir gün bakıyorsunuz, Türkiye’nin enerji alanında yaptığı yatırımları çetecilikten kaynak israfına, iş bilmezlikten çevreciliğe kadar bir sürü bühtanla ‘tukaka’ ilan ediyor. Sonra bir başka gün hesaba kitaba gelmez yöntemlerle de aynı işleri kendisi proje olarak anlatıyor.”
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun, Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’ne “canhıraş” bir şekilde karşı çıkmasına rağmen ortaya yurt dışında hazırlanıp eline tutuşturulan bir rapor dışında hiçbir teklif koyamadığını da unutmadıklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Daha masada nasıl oturacaklarına, koridorda nasıl yürüyeceklerine bile karar vermeyi beceremeyenlerin böylesine köklü bir reformu düşünmeleri, hazırlamaları, milleti ikna etmeleri, uygulamaya geçirmeleri elbette mümkün değildir. Allah muhafaza aynı ekibin bölgemizde yaşanan güvenlik krizleri, salgın gibi bir felaket, siyasi ve ekonomik fay hatları gibi hususlarda ülkemizin kaderini ellerinde tuttuğunu bir düşünün. Onlar bir araya gelen, oturma düzenine ve söz sırasına karar verene, yemek menüsünde anlaşana, koridorda yürüme hizasını tutturana kadar zaten iş işten geçer. Böylesi bir karmaşadan ülkenin ve milletin hayrına bir kararın çıkması, hadi çıktı diyelim, hızla ve sağlıklı şekilde uygulanması mümkün mü? Bu tablonun sadece düşüncesi bile kabus gibi. Milletimize teklif edilen sistem işte budur. Gerçi Kılıçdaroğlu’nun bu tutarsızlıklarına, bu hezeyanlarına rüzgâr gülü misali esintiye göre sürekli yön değiştirmelerine artık alıştık. Biz belki mecburen alıştık ama milletimiz kendisinden inanıyorum ki bıktı. İnşallah 2023 seçimleri diğer birçok hayırlı neticesinin yanında ülkemiz siyasetini bu karikatür tipten de kurtaracak bir vesile olacaktır.”