DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, FOX TV’de İsmail Küçükkaya’nın sunduğu Çalar Saat programında gündemi değerlendirdi. Yarın (8 Haziran) DEVA iktidarının ilk 90 ve 360 günlük programını açıklamaya başlayacaklarını söyleyen Babacan şu ifadeleri kullandı:
‘Problemlerin sebebi kötü yönetim’
“Dürüst ve işin ehli kadrolar işin başına geçsin, bütün sorunlar hızla çözülür. Türkiye, bir kabustan uyanma hızında iyileşebilir. Bütün bu problemlerin sebebi kötü yönetim.”
‘Israrla çözüm siyaseti diyoruz’
“Orta direk çöküyor. Adalet, hukuk ayaklar altında. Eğitim başta olmak üzere her alanda sorun var. 13 yıl bu ülkede bakanlık görevi yapmış biri olarak gönül rahatlığı ile ifade ediyorum ki bu sorunların çözümü çok kolay. Her sorunun mutlaka çaresi var. Her derdin de devası var. Israrla çözüm siyaseti diyoruz.”
‘Bir muhalefet partisinin detaylı eylem planı ortaya koyması bir ilk’
“Her alanda eylem planlarımız hazır. Bu çalışmaları çok ciddi yapıyoruz. Bu eylem planları birbirleriyle tutarlı. Hepsinin maliyetleri hesaplanmış olacak. Kafadan atma projeler yok.”
“Hükûmet kurulduktan sonra ilk 90 ve 360 günde neler yapacağımızı yazıyoruz. Somut adımlar. Takvim de veriyoruz. Şu an 400’ün üzerinde eylemimiz hazır. Yarın 60 kadarını tarım paketinde açıklayacağız. Bu Türkiye’de ilk defa oluyor. İlk defa bir muhalefet partisi, seçimden sonra yapacaklarının detaylı eylem planını yirmi kadar alanda ortaya koyuyor.”
‘Yasadışı yapıların önü siyasetin finansmanı olduklarında açılıyor’
“Halktan destek bulamayan iktidar hukuksuz uygulamalarını mafya ve çete türü suç örgütleriyle beraber çalışarak sürdürdü. Onlara önce dokunulmazlık alanı açıyorsunuz, pasaportlar veriyorsunuz, denetimleri mümkün olmuyor, o illegal alandan çok iyi para kazanıyorlar. Bu sefer, o kazandıkları parayı siyasetin finansmanında kullanıyorlar. Siyaset ve siyasetçiler finansmanını yasadışı yapılardan kısmen de olsa sağlamaya başlayınca bu sefer o yasa dışı yapıların önü daha da açılıyor. Ülke tam bir bataklığa gömülüyor.”
‘Üç beş yerden maaş almalar adalet hissiyatını etkiliyor’
“Şimdi devletten 3-5 yerden maaş almalar hem kendinin hem eşinin 5-5 yerden maaş alması çok yaygınlaştı. Sorumlu olduğum dönemde buna asla izin vermezdik. Bir yandan asgari ücretin çok altında bir gelirle kayıt dışı çalışan milyonlarca insanın, işsiz insanların olduğu bir ülkedeyiz. Nüfusumuzun üçte biri atıl. İş arayan, bulamayan ev gençleri var. Böyle bir yerde 3-5 yerden maaş almalar toplumsal adalet hissiyatını çok etkiliyor.”
“Onlar arayana kadar ABD başkanıyla 3 dakika görüşme yapamadı”
“Kasım ayından ta nisan ayına kadar ülkemin Cumhurbaşkanı, Amerikan Başkanıyla onlar arayana kadar 3 dakikalık telefon görüşmesi yapamadı. 1915 olaylarını soykırım olarak tanıyacaklarını adeta tebliğ etmek için aradılar. Güçlü, itibarlı, onurlu bir ülkenin ilişkileri böyle yürüyemez. Kasımdan nisana kadar 6 ay telefona nasıl çıkmazsınız? Alo dediğinde en geç o akşama telefon görüşmesinin olması gerekir. Yıllarca içerideki sorunların üstünü örtmek için ‘Ey Batı’, ‘Ey Amerika’, ‘Ey Avrupa’, ‘haç-hilal’ deyip içerideki sorunların üzerini örtmek ve hayali bir dış düşman üretmek uğruna Türkiye’nin dış ilişkilerine cumhurbaşkanı büyük zarar verdi. Fakirlik mi var? ‘Dış düşman’. Kur mu arttı? ‘Dış düşman’. Döviziyle bize saldırıyorlar demedi mi? Sen becereme, kötü yönet, işi bilme, ekonomi bozulsun, ondan sonra suçu dış düşmanlara at. E bu dış düşman dediğiniz de insan, sizin içeriye söylediğinizi bunlar duymuyor mu? Ülkenin itibarı beş paralık oldu, sonra telefon kuyruğu.”
‘Dışişleri bakanlığım döneminde itibarımız zirvedeydi’
“Ben o NATO toplantılarına çok katıldım. Zirvenin olduğu büyük ana salon vardır, bir de yanda küçük küçük odalar vardır. Küçük odalardan birinde kısa bir görüşme için haftalardır bu konuşuluyor. Amerikan başkanıyla yarım saat-bir saatlik görüşmenin ülkenin bu kadar gündeminde olması ne kadar yanlış bir iş. Dışişleri bakanlığım dönemi, ülkenin itibarının zirvede olduğu dönem. O gün seçilen Amerikan Başkanı, seçimden sonra kıtalararası ilk ziyaretini Türkiye’ye yaptı. O gün de Erdoğan var, bugün de Erdoğan var. Ne değişti? Diplomasi kadrosu zayıfladı. Dışişleri Bakanlığı devre dışı bırakıldı.”
‘Tek başına parlamenter sistem hazırlığı dayatılacak bir şey değil’
“Hiçbir siyasi parti kendi başına sistem değiştiremez bu ülkede. Acaba ortak tema bazında iş birliği olacak mı diye ‘Bir deneyelim’ dedik. Sonuçta farklı bir süreç işledi, önemli değil. ‘Kendi hazırlığımızı yakınlarda açıklayacağız ama tek başına sistem budur’ diye dayatılacak bir şey olmadığını görmemiz lazım. Parlamenter sistem isteyen partilerin kendi arasında konuyu konuşması gerekiyor.”
‘Esnaf zekât istiyor, çiftçi ürettikçe zarar ediyor’
“Bir dönem kendi mahallesinin adeta finansörü olan, veresiye defterine yazan esnafımız bugün zekât isteyen duruma düştü.”
“Gübre, ilaç, yem ikiye katlamış durumda. Dövize bağlı olduğu için mazot artıyor. Çiftçimiz ne kadar çok üretirse o kadar çok zarar ediyor. Üretimden vazgeçen çiftçilerimiz var.”
‘Tercihimizi her defasında çevreden yana kullanmamız gerekiyor’
“Nesiller arası adaleti çok önemsiyoruz. Bizim görevimiz gelecek nesillere daha yaşanabilir bir Türkiye bırakmak. Tercihimizi her defasında çevreden yana kullanmamız gerekiyor.”