Haberin Yıldızı-
Hayvancılık Genel Müdürlüğü, hayvancılığın ülkemizde daha da gelişmesi, hayvan varlığı ve veriminin artırılması ve yetiştiricilerin mağdur olmaması için sektörü desteklemeye devam ediyor.
Hayvancılık Genel Müdürü Zekeriyya Erdurmuş, 2020-2021 hayvancılık desteklemeleri ile ülkemizdeki büyükbaş ve küçükbaş hayvancılığa ilişkin gelişmeler ve gerçekleştirilmesi planlanan projelerini Türk Tarım Orman dergisinden Müge Çevik’e anlattı.
2020-2021 yılı hayvancılık desteklemeleri ile ilgili bilgi verir misiniz?
Son 18 yılda hayvancılık destekleme bütçesini 80 kat artırdık. Sadece son üç yılda küçükbaş hayvancılık desteğini yüzde 43 artırarak 845 milyon TL’ye, buzağı desteğini yüzde 88 artırarak 2,3 milyar TL’ye, çiğ süt desteğini yüzde 127 artırarak 1,57 milyar TL’ye yükselttik. Bu sayede hayvancılık alanında yapılan atılım ve ilerlemeler ile ülkemiz Avrupa ve dünyadaki birçok ülkeden hızlı gelişme sağlamıştır. Ülkemiz Avrupa’da küçükbaş hayvan varlığında 1’inci, büyükbaş hayvan varlığında 2’nci, çiğ süt üretiminde ise 3’üncü sırada yer almaktadır.
Gelinen bu noktayla yetinmeyerek hayvancılık desteklemelerimizi verimlilik ve kalitenin arttırılması yönünde uygulamaya geçiriyoruz. Bu kapsamda buzağı desteklemesine ilave edilen döl verimi kriterleriyle büyükbaş damızlık hayvandan alınan buzağı sayısının arttırılmasını hedefliyoruz. Karkas veriminin artırılması hedefi kapsamında etçi ve kombine sperma ile tohumlanan hayvandan doğan buzağılara ilave destekleme ödemesi yapıyoruz. Besilik hayvan desteklemesinde performansa dayalı destekleme modeline geçilmiş olup; bu kapsamda etçi ırklarda 320 kg, kombine ırklarda 300 kg, sütçü ırklarda 280 kg karkas randımanına sahip hayvanlara destek ödüyoruz.
Küçükbaş hayvan varlığında hedefimize ulaşmak amacıyla mevcut küçükbaş hayvancılık desteklerine ilave olarak Sürü Büyütme ve Yenileme Desteği uygulamasına başladık. Bu çalışmaların haricinde son 2 yılda: 25 Damızlık Düve Üretim Merkezi, 6 adet Damızlık Manda Üretim Merkezi, 6 tane Damızlık Koç ve Teke Merkezi, Muş ve Ardahan 500 adet kapasiteli 2 adet Ticari Kaz Yetiştiriciliği tesisi, ayrıca GAP, DAP, KOP ve DOKAP Projeleri 738 adet ahır ve ağıl yapımına hibe 109,7 milyon TL hibe desteği ödedik. Diğer taraftan hayvansal üretimde kaliteyi önceleyen politikalar ve hedefe yönelik desteklemeler ile damızlık büyükbaş hayvanlarımızdan döl verim kayıplarının azaltılmasına yönelik çalışmalarımız sonucu geçtiğimiz yıl 250 bin ilave buzağı aldık. 2023 yılına kadar 1,2 milyon ilave buzağı almayı hedefliyoruz.
KARKAS KALİTESİNİ ARTIRMAYI HEDEFLİYORUZ
Islah çalışmalarımıza da hız kesmeden devam ediyoruz. Hayvanlarımızın genetik kapasitesini tespite yönelik yaptığımız çalışmaların sonucunu bu yıl almaya başladık. Büyükbaşta ıslah ve melezleme çalışmaları ile 2018 yılında 293 kilogram olan karkas ağırlık ortalaması 2019 yılında 296 kilograma ulaştı. Bu rakamın 2023 yılında 320 kilograma çıkarılmasını hedefliyoruz. Karkasda kalite artışına yönelik mevzuatlar hazırlayarak, ülkemizde karkasları AB standartlarında sınıflayarak kaliteli ürünün değerinin artmasını hedefliyoruz.
Kaliteli süt üretiminin teşvik edilmesi için 2020 yılında, öncelikle pilot olarak belirlediğimiz Aksaray, Burdur ve Çanakkale illerimizde, sınıflandırılan çiğ sütü destekleme kapsamına alarak kalitesine göre ilave destek primi ödüyoruz. Bu ilave destek primini 2 yıl sonra ise tüm illerimizde uygulamayı planlıyoruz.
Küçükbaş hayvancılıkta atılım yaparak hayvan varlığını artırmaya yönelik çalışmalara yoğunlaştık. Uygulamaya koyduğumuz yeni projelerle küçükbaş hayvan varlığımız TÜİK’in 2020 yılı ilk dönem verilerine göre 55,1 milyon başa ulaştı. 2023 yılında her nüfusa bir küçükbaş hayvan varlığı hedefine ulaşmak için çalışmalarımıza yoğun bir şekilde devam ediyoruz. Tüm bu veriler ışığında ülkemizde hayvancılık sektörü, nüfusumuzun ihtiyaçlarını karşılamakla birlikte net ihracatçı konumuna gelmiştir. Sektörün tüm paydaşlarıyla birlikte şeffaf, ortak akla dayalı, katılımcı bir hayvancılık politikasıyla yarınlara güvenle ilerliyoruz.
KARKAS VERİMİNİ 320 KİLOGRAMA ÇIKARTMAYI HEDEFLİYORUZ
Bakanlık olarak 2021 yılından sonra besilik hayvan ithalatının sonlandırılacağını beyan ettiniz. Bu konuda ne gibi çalışmalar yürütüyorsunuz?
Nüfusumuzun yeterli ve dengeli beslenmesi için kırmızı et kaynaklı protein ihtiyacının karşılanması gerekmekte, üreticimizin korunması ve tüketicimizin makul fiyattan et tüketmesini sağlayarak kollanması önem arz etmektedir. Bu kapsamda bir sonraki yılın ramazan ayı ve turizm sezonu gibi talebin yoğun olduğu dönemler için besilik hayvan mevcudumuz, işletme doluluk oranları ve arz talep dengesi göz önünde tutularak planlamalar dâhilinde kontrollü olarak besilik sığır ithalatı yapılmaktadır. 2021 yılından sonra ithalatı tamamen sonlandırma hedefine ulaşmak için büyükbaş hayvanlarda birim hayvandan daha fazla verim (buzağı, et ve süt) elde edilmesine yönelik, küçükbaş hayvan varlığında atılım yaparak her nüfusa bir küçükbaş hayvan varlığına ulaşmaya yönelik destek ve projeler uyguluyoruz.
Bu kapsamda büyükbaş hayvancılıkta uyguladığımız buzağı desteğine 2019 yılından itibaren döl verimi şartları uygulanmaya başlandı. Uygulamaya 2020 yılında da devam ettik. Uygulamanın sonuçlarını 2021 yılında görmeye başlayacağız. Yine büyükbaş hayvancılıkta uyguladığımız besilik erkek sığır desteklemelerinde performansa dayalı destekleme modeli uyguluyoruz, son iki yılda karkas ortalamamızı yüzde 8 arttırarak 296 kilograma çıkardık. Ortalama karkas verimimizi ise 320 kilograma kadar çıkarmayı hedefliyoruz.
İTHALAT YARI YARIYA AZALDI
Ayrıca Karkas Sınıflandırma Yönetmeliği 12.12.2020 tarihinde Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi, bu kapsamda sığır karkaslarının sınıflandırma ölçütleri belirlenerek sektörde ortak bir dil oluşturulacak.
Küçükbaş hayvancılıkta atılım yaparak hayvan varlığını artırmaya yönelik çalışmalara yoğunlaştık. 2019 yılında ilk defa uygulamaya başladığımız Sürü Büyütme ve Yenileme Projesi ile bir önceki yılın 2 milyon baş dişi kuzusu anaç vasfı kazanmıştır. 2023 yılı hedeflerimize ulaşma yolunda projemize 2020 yılında da devam ettik. Sadece son iki yılda büyükbaş hayvan varlığımız yüzde 8 artarak 18,6 milyon başa, küçükbaş hayvan varlığımız yüzde 20 artarak 55,1 milyon başa ulaşmıştır.
Tüm bu çalışmalarımız ile hayvancılık sektöründe yaptığımız atılımlar, uyguladığımız destek ve projeler sonucunda besilik hayvan ithalatımızı, 2019 yılında bir önceki yıla göre yarı yarıya azalarak, 660 bin başa düşürdük. 2021’de büyükbaş hayvan ithalatını tamamen sonlandırmayı hedefliyoruz.
KÜÇÜKBAŞ ETİ TÜKETİMİNİ YÜZDE 20’YE ÇIKARMAK İSTİYORUZ
Küçükbaş hayvancılığın geliştirilmesi ile ilgili projeleriniz ve çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz?
Küçükbaş hayvancılığı Anadolu coğrafyasının bir gerçeği olarak görüyoruz dünya ile rekabet edebileceğimiz üretimin gerçekleşmesi için hedeflerimizi belirledik ve kararlılıkla uyguluyoruz. Hedefimiz nüfusumuz kadar küçükbaş hayvan varlığına sahip olmak. 2019 yılından itibaren mevcut küçükbaş hayvancılık desteklerine ilave olarak Sürü Büyütme ve Yenileme Desteği ödemelerine başladık, ayrıca Ulusal Küçükbaş Islah Programı kapsamında soy kütüğü kayıtları tutulmaya başlandı. Küçükbaş Soy Kütüğü Projesi ile soy kütüğü kaydı tutulan koyun/keçi başına 100 TL soy kütüğünden doğan damızlık koç-tekeleri kullanan yetiştiricilerimize de koç/teke başına 500 TL destekleme ödüyoruz.
Pandemi sürecinin başında, küçükbaş hayvan yetiştiricilerimize yaptığımız desteklemelerin ödenmesini sağladık. Bu yıl yetiştiricilerimize toplamda 844,7 milyon TL destekleme ödemesi yaptık. Bunun yanında bölgemizde ihracatta rekabetçi bir küçükbaş ülkesi olmayı hedefliyoruz. 2019 yılında 163 bin başın üzerinde küçükbaş hayvan ihracatı gerçekleştirilerek ülke ekonomisine 28,1 milyon dolar katkı sağladık, 2020 yılında da kontrollü bir şekilde ihracata devam ettik.
Diğer taraftan yeterli ve dengeli beslenmede önem arz eden hayvansal kaynaklı protein tüketiminde, küçükbaş hayvan kaynaklı protein oranının artırılması amacıyla Küçükbaş Hayvan Eti Tüketiminin Özendirilmesi Projesini uygulamaya başladık. Proje ile sağlıklı ve lezzetli küçükbaş hayvan etinin yüzde 10 olan kırmızı et tüketimindeki payının yüzde 20’ye çıkarılması, küçükbaş eti tüketiminin yaygınlaşması ve pazar istikrarı sağlanması hedeflenmektedir.
Tüm bu çalışmalar ile her nüfusa bir küçükbaş hayvan projesi ile 2023 yılında nüfusumuz kadar küçükbaş hayvan varlığına ulaşmayı hedefliyoruz.
Süt ve süt ürünlerinde ithalatçı olduğumuza yönelik iddialarla ilgili değerlendirmenizi alabilir miyiz?
Ülkemiz canlı hayvan ve hayvansal ürünlerin dış ticaret rakamları incelendiğinde net ihracatçı konumdadır. Son iki yılın rakamlarına bakıldığında 2019 yılında ihracat fazlamız 585 milyon dolar olarak gerçekleşmiş, 2020 yılının ilk on ayında 680 milyon dolar ihracat fazlası gerçekleşmiştir.
Süt ve süt ürünleri özeline baktığımızda süt tozu, peynir altı suyu, peynir ürünleri başta olmak üzere 2020 yılında ithalatın 4 katı ihracat gerçekleştirilmiştir. 240,4 milyon dolar dış ticaret fazlası verilmiştir.
Biz süt sektöründe üreticilerimizin her an yanındayız. Sayın Bakanımızın da destekleri ile üreticimizin pandemi sürecinden ve dünya piyasalarında yaşanan gelişmelerden etkilenmesini engellemek için bütçe imkânlarımızı sonuna kadar kullanıyoruz. 2020 yılının ilk altı ayında 15 kuruş olarak ödediğimiz çiğ süt destekleme primi temmuz, ağustos ve eylül ayları için 40 kuruş olarak belirlendi. Temmuz ve ağustos ayına ait prim ödemeleri üreticilerimize ödenmiştir.
Ekim-aralık aylarına ait çiğ süt destek primi ise 30 kuruş olarak belirlendi. Diğer taraftan 2021 Ocak tarihinden itibaren geçerli 2,80 TL/lt çiğ süt fiyatının üzerine ocak-nisan aylarında 30 kuruşluk çiğ süt destek primi uygulamasına devam edeceğiz. 2020 yılının ilk 6 aylık döneminde, parite ortalama 1,35, son aylarda yaşanan maliyet artışlarına rağmen 11 aylık dönemde çiğ süt/yem paritesi ortalama 1,27 seviyelerinde gerçekleşmiştir
İlgili