İYİ Parti TBMM Grup Başkanı İsmail Tatlıoğlu, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu
.TÜİK’in Türkiye’nin 3. çeyrek büyümenin rakamlarını yüzde 6,7 olarak açıkladığını anımsatan İsmail Tatlıoğlu, bu büyüme oranını olumlu bulduklarını söyledi.
Türkiye’de 2013 yılından beri istihdam oluşturmayan bir kalitesiz büyümenin sürdüğünü iddia eden Tatlıoğlu, “Bu yılın Ocak-Ekim ayların arasındaki ihracat rakamlarımızda yüzde 9,1’lik bir düşüş oldu. İthalatımızda ise yüzde 2,2’lik bir artış var. Rakamlar dış ticaret açığının büyüdüğünü gösteriyor. Ekonomide ciddi önlemlerin alınması gerekir.” değerlendirmesinde bulundu.
Tatlıoğlu, Türkiye’nin ekonomik sorunlarını aşmasının yapısal tedbirler ve yeni siyasal iklimle mümkün olacağını savundu.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın Kovid-19 rakamlarına ilişkin açıklamalarına da değinen Tatlıoğlu, “Sağlık Bakanlığı, Kovid-19 verilerini açıklamada değişikliğe gitti. Gecikmiş de olsa gerçek rakamların açıklanmasını olumlu görüyoruz. Gerçek rakamların açıklanması, toplumun meseleyi daha ciddi olarak algılamasını sağlayacaktır. Toplum, Temmuz ayından itibaren gerçek rakamlarla yüzleşseydi, Sağlık Bakanlığı gerçek rakamları paylaşaydı bugünkü durumla karşılaşmazdık.” şeklinde konuştu.
Pandemiyle mücadele sürecinin vatandaşların alacakları tedbirlerle doğrudan ilgili olduğuna dikkati çeken Tatlıoğlu, “Devlet bir çok konuda olduğu gibi bu konuda da toplumu sağlıklı bir şekilde bilgilendirmedi. Rakamların düşük gösterilmesi salgının yüksek seviyede olmasına neden olmuştur. Toplumun devlete olan güveni sarsıldı. Sağlık Bakanı, başlangıçta topluma güven verdi ancak gerçekleri açıklamayarak bu kredisini tüketti.” ifadelerini kullandı.
Aşı çalışmalarına da değinen Tatlıoğlu, Avrupa ülkelerinin gelişmeler hakkında kamuoyunu bilgilendirdiğini, aynı şekilde Sağlık Bakanlığının da aşıyla ilgili sağlıklı bir takvimi kamuoyuyla paylaşması gerektiğini belirtti.
Katar’la yapılan ticari anlaşmaları hatırlatan Tatlıoğlu, yapılan anlaşmalarla ilgili kamuoyunun bilgilendirilmediğini söyledi.
Türkiye daha önce de kamu ve özel varlıklarının satışını gerçekleştirdiğine işaret eden Tatlıoğlu, şöyle konuştu:
“Türkiye daha önce de kamu ve özel varlık satışını yaptı. Bu satışların Katar veya bir başka ülke olması problem değil. Ülkeler başka yerlerde yatırım yapabilir. Türkiye de başka ülkelerde yatırım yapıyor ve yapmalıdır. Ama burada temel sorun yapılan anlaşmalarla ilgili bir bilginin olmamasıdır. Sıfır bilgiye dayalı bir devlet işleyişi olmaz. Kamu satın almaları ve işlemlerinin temel özelliği şeffaf olmasıdır. Bu işlemlerde toplumdan gizli hiçbir şey olamaz. Kamunun, toplumdan ve parlamentosundan gizleyeceği hiçbir şey olamaz. Burada manidar olan bu bilgilerin ortadan yok olmasıdır. Bu da devlete olan güveni aşındırıyor. ‘Neden Katar?’ diye bir sorunumuz yok. Ama devletin yaptığı işlemler açık ve sarih olmalıdır. Reformun konuşulduğu bu günlerde bu tür işlemlerin konuşulması fıtratın değişmediğini gösteriyor. Benzer bir fon Almanya, Japonya veya başka bir ülkeden gelseydi bilgiler bu kadar gizli olur muydu? Esas mesele bu? Çünkü bu tür fonların satın almaları gayet açık ve şeffaftır. Kapalı alım satımlar daha çok otoriter rejimlerin ürünüdür. Bu nedenle sıfır bilgiyle satın alınması manidardır. Bu satın almaların hangi şartlarda gerçekleştiği konusunda herkesin bilmeye hakkı var. Savaşa karar verme yetkisine sahip TBMM de bu konuda bilgi sahibi değil. Temel problem Katar ile Türkiye arasındaki ticari bilgilerin bilinmemesidir.”
İsmail Tatlıoğlu, CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır’ın, Türk ordusu hakkındaki ifadelerine ilişkin bir soruya ise “Milletvekili, açıklamasıyla konuşmasında neyi kastettiğini açıkladı. Biz de bu açıklamasını esas alıyoruz. Sayın milletvekilinin maksadını belirttiği açıklama esastır. ” cevabını verdi.