Haberin Yıldızı-
46 ülkeden genç gönüllüler Yeşilay’dan bağımlılık farkındalığı eğitimi aldı
“Bağımlılık Farkındalık Programı” başlıklı bir online eğitim gerçekleştiren Yeşilay, 46 ülkeden gencin farklı bağımlılık türleri ile ilgili bilgi edinmesini sağladı. Eğitimde teknoloji ve oyun bağımlılığı üzerine konuşan Yeşilay Genel Başkan Vekili Dr. Mehmet Dinç, davranışsal bir bağımlılık olan teknoloji ve oyun bağımlılığının en az kimyasal bağımlılıklar kadar tehlikeli olduğunu vurguladı. Bağımlılıkların beden ve psikolojinin yanı sıra bilişsel, sosyal, ahlaki gelişim üzerinde de olumsuz etkilerinin görmezden gelinemeyeceğini belirten Dinç, “Oyun bağımlılığı süreç içerisinde kumar ve pornografi bağımlılığına dönüşebiliyor” ifadelerini kullandı.
Yeşilay, İslam İş Birliği Gençlik Forumu (ICYF) ile birlikte “Bağımlılık Farkındalık Programı” başlıklı online eğitim gerçekleştirdi. Gönüllülük alanında çalışan ve projeler yürüten katılımcıların bağımlılıkla mücadele alanında da aktif olarak çalışmaları ve bağımlılıkla mücadelede genç gönüllülüğün öneminin vurgulanması amacıyla düzenlenen ve 2 gün süren eğitim programına 46 ülkeden 100’den fazla lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencisi katıldı. Eğitimde bağımlılıkta önleme çalışmaları, tütün bağımlılığı ve Covid-19, teknoloji ve oyun bağımlılığı, madde bağımlılığı, kumar ve online kumar bağımlılığı ile Yeşilay gençlik ve gönüllülük çalışmaları başlıkları ele alındı.
Eğitimde “Teknoloji ve Oyun Bağımlılığı” başlıklı bir sunum gerçekleştiren Yeşilay Genel Başkan Vekili Dr. Mehmet Dinç, Yeşilay’ın 100 yıldır halk sağlığı ve bağımlılıklar alanında toplum yararına hizmetler sunduğunu belirterek şunları söyledi:
“Yeşilay olarak bağımlılıklarla mücadelemizde gençlerin de çok önemli ve etkin bir paydaş olduğuna inanıyor; bu kapsamda onlarda bağımlılıklarla ilgili farkındalık oluşturmayı önemsiyoruz. İslam İş Birliği Gençlik Forumu gönüllülerine yönelik yaptığımız bu eğitimde de uzman isimlerle gençleri bir araya getirerek gençlerin bağımlılık kavramı, özellikle kumar, madde ve teknoloji bağımlılığı olmak üzere kimyasal ve davranışsal bağımlılık türleri, riskler ve koruma faktörleri ile Yeşilay gençlik ve gönüllülük çalışmaları konularında bilgi ve donanımlarını geliştirmeyi hedefliyoruz. Aynı zamanda sahip olduğumuz bilgi ve deneyimi uluslararası düzeyde paylaşarak gençler arasında bağımlılıklara ilişkin koruyucu–önleyici bilgilerin yaygınlaştırılmasına katkıda bulunmaktan mutluluk duyuyoruz.”
Davranışsal bağımlılıklar beyinde kimyasal bağımlılıklarla aynı etkiye sahip
Bağımlılık hakkında konuşulduğunda daha çok kimyasal maddelerin akla geldiğini ancak davranışsal bağımlılıkların da ciddi sonuçlara yol açtığını belirten Dinç, “Davranışsal bağımlılıklar çok bilinmiyor; akla ilk olarak kumar geliyor. Ancak son 10 yılda internet ve oyun bağımlılığının artmasıyla tüm dünyada farkındalık da yükselmeye başladı. Yine de davranışsal bağımlılıkların hastalık olarak kabul edilmediğini, kötü alışkanlık olarak görülüp önemsenmediğini görüyoruz. Diğer yandan bu alanda çalışan uzmanlar da çok az ve bilimsel olarak kanıtlanmış bir tedavi modeli yok” dedi.
Davranışsal bağımlılıkların ciddiye alınmamasının en önemli nedenlerinden birinin “popüler psikoloji” olduğunu belirten Dinç, “Bir dergiyi açtığınızda aşk bağımlılığı gibi bir başlık görebiliyorsunuz. Ancak bu gerçek değil, ilgi çekmek amacıyla ortaya atılan bir terim. Dolayısıyla bağımlılık teriminin içi boşalmaya başlıyor ve internet ve oyun bağımlılığı da insanlar tarafından ciddiye alınmıyor. Ancak bugün gençlerin yüzde 8’inde problemli oyun ve sosyal network kullanımı görülüyor. Araştırmalar davranışsal bağımlılıkların beyinde kimyasal bağımlılıklarla aynı etkiye sahip olduğunu ve depresyon, anksiyete, evlilikte sorunlar ve hatta intihara neden olabildiğini gösteriyor” ifadelerini kullandı.
Çocuklar artık hapishanedeki birinden daha az dışarda zaman geçiriyor
Davranışsal bağımlılıklar, kumar, seks, alışveriş, spor, iş ve internet bağımlılığını kapsıyor. İnternet bağımlılığı tüm diğer bağımlılık türlerini kapsayabildiği için en tehlikeli davranışsal bağımlılık olarak değerlendiriliyor. İnternet bağımlılığının son 5 yılda çok arttığını belirten Dinç, “Davranışsal bağımlılıklarda sorun kişiler değil, toplumsal yaşam. Çocuklar artık hapishanedeki birinden daha az dışarda zaman geçiriyorlar. Bunun nedeni hem günlük hayattaki meşguliyetlerinin fazla olması hem de şehirlerdeki kısıtlı olanaklar. Dolayısıyla inşa ettiğimiz toplum, şehirler, yaşam tarzı, bağımlılığın nedeni haline geliyor. Erişim kolaylığı, maddi imkanlar, sosyal kabul açısından bakıldığında internet pek çok sosyal olanağa kıyasla hem daha erişilebilir hem de kötüye kullanım söz konusu olduğunda kabulün sağlandığı bir mecra. Araştırmalar aktif oyun oynayanların sayısının 2021’de 2,7 milyarı geçeceğini gösteriyor. Covid-19 pandemisinden sonra bu sayı daha da artabilir. Ancak bağımlılıkların beden ve psikolojinin yanı sıra bilişsel, sosyal, ahlaki gelişim üzerinde de olumsuz etkileri var. Görmezden gelemeyiz” dedi.
Online oyun bağımlılığı ile kumar bağımlılığı arasında sıkı bir bağlantı var
Problemin oyun oynamak değil bağımlılık olduğunu belirten Dinç, “Online oyunlar ile kumar arasında çok sıkı bir bağlantı var. Kumar endüstrisi gençlere erken yaşta bağımlılık kazandırmak için online oyunları pazarlıyor. Çünkü erken yaşlarda bağımlılık beyinde çok fazla değişikliğe yol açıyor ve değiştirilmesi, tedavi edilmesi hayli güç oluyor. Oyun bağımlılığı kolaylıkla kumar ve pornografi bağımlılığına dönebiliyor. Bu sorunla mücadele için okul öncesi çocuklara internet arzını ve okul çağı çocuklarda internet talebini azaltmak, yetişkinlerde ise zararların azaltılmasına odaklanmak önem taşıyor” dedi.
Uzman isimler bağımlılığı ve Yeşilay’ı anlattı
2 gün süren online eğitim programı kapsamında ayrıca Dr. Abdullah Uçar “Bağımlılıkta Önleme Çalışmaları”, Doç. Dr. Hasan Volkan Kara “Tütün Bağımlılığı ve Covid-19”, Klinik Psikolog Melike Şimşek “Madde Bağımlılığı”, Doç. Dr. Merih Altıntaş “Kumar ve Online Kumar Bağımlılığı” ve Sara Evli Özhan “Yeşilay Gençlik ve Gönüllülük Çalışmaları” başlıklı sunumlarını gerçekleştirdi. Eğitimlere İslam İş Birliği Gençlik Forumu gönüllülerinden 18-35 yaş arası lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyinde 102 üniversite öğrencisi katıldı. Eğitimi tamamlayan öğrencilere dijital sertifika verildi.
Yeşilay hakkında
1920 yılında faaliyete başlayan Yeşilay, insan onurunu ve saygınlığını temel alan, toplumu ve gençliği ayrım gözetmeden zararlı alışkanlıklardan korumak için çalışan, milli ve ahlaki değerleri gözeterek bağımlılıklarla mücadele eden; ulusal ve uluslararası düzeyde önleyici ve rehabilite edici halk sağlığı ve savunuculuk çalışmaları yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Alkol bağımlılığıyla mücadele hedefiyle kurulmuş; kuruluşundan günümüze bağımlılık türleri arttıkça Yeşilay’ın tüzüğüne yeni çalışma alanları eklenmiştir. Alkolden sonra sigara, uyuşturucu madde, kumar ve teknoloji bağımlılığı mücadele alanlarına dahil olmuştur.
Türkiye genelinde 118 Yeşilay şubesi, dünya genelinde 80 Ülke Yeşilayı bulunmaktadır. 2015 yılında YEDAM (Yeşilay Danışmanlık Merkezi) kurulmuştur. 444 79 75 Danışma Hattı ile çağrı merkezi hizmeti vermeye başlayan Yeşilay Danışmanlık Merkezi, şu an Türkiye genelinde aktif olarak 42 Yeşilay Danışmanlık Merkezi (YEDAM) ile bağımlılık alanında profesyonel psikolog ve sosyal hizmet uzmanlarından oluşan kadrosu ile psikolojik ve sosyal hizmet desteği sağlamaktadır.
Toplumu bağımlılıklardan korumak ve bilinçlendirmek için yaptığı çalışmalarından dolayı Yeşilay, 1934 yılından bu yana “Kamuya Yararlı Cemiyetler” arasında yer almaktadır. BM Ekonomik Sosyal Konsey (ECOSOC) Özel Danışmanlık Statüsüne ve Avrupa Kalite Yönetimi Vakfı (EFQM) “Mükemmeliyette 5 Yıldızlı Yetkinlik” belgesine sahip olan Türkiye’nin tek sivil toplum kuruluşudur.